Zenker divertikülü yutak ve yemek borusunun birleştiği, görece zayıf noktadan (illian üçgeni) yemek borusu girişini döşeyen dokunun ve onu destekleyen bağdokunun fıtıklaşmasıdır. Uluslararası literatürde rahatsızlığa yol açan hasta sayısı 100.000’de 2 olarak bildirilmiştir.
Erkeklerde daha sık görülür ve genellikle orta ve ileri yaş hastalığıdır.
Fıtık içinde biriken ve sindirilemeyen gıdanın yemekten sonraki geç dönemde ağıza gelmesi tipik şikâyettir. Diğer bir şikâyet fıtık kesesinin dolmasına bağlı yemek borusu girişinin daralması veya tıkanmasına bağlı yutma güçlüğüdür. Diğer şikâyetler öksürük, boğazda yabancı cisim hissi ve ağız kokusudur.
Tanıda baryumlu özofagus grafileri kullanılmaktadır. Baryumla kaplanmış fıtık çeperi ve içi dolu kese tipik bulgudur. Kese içindeki düzensizlik gıda artıklarına bağlı olabileceği gibi nadir de olsa kese içinde gelişen tümöre de bağlı olabilmektedir.
Görüntülemelerde tesadüfen saptanan hastaya rahatsızlık vermeyen hastalar cerrahi yapılmadan takip edilebilir. Bu hastaların tedavisinde PPI (proton pompası inhibitörleri) kullanılmaktadır. Bu hastalar rahatsızlık gelişme ihtimali nedeni ile takip edilmelidir.
Semptomatik olan zenker divertikülleri boyuttan bağımsız olarak cerrahi olarak tedavi edilir.
Cerrahın tecrübesine bağlı olarak açık veya kapalı yöntem kullanılabilir. Açık cerrahide fıtık kesesi çıkarılırken endoskopik teknikte fıtık kesesi özofagusa ağızlaştırılır.
Ameliyat sonrası dönemde açık cerrahi uygulanan hastalara en az 48 saat beslenme tüpü uygulaması gerekirken kapalı teknikte kullanılan alete bağlı olarak sadece yumuşak beslenme ile ameliyat sonrası erken dönem geçirilebilmektedir. Ancak her vakanın kapalı yöntemle yapılamayacağı konusu hastaların ve operasyonu yapacak cerrahın aklında tutması gereken önemli bir noktadır.
Op. Dr. Selçuk Güneş